top of page
Ara

GENÇ KADINLARDA CİNSEL HAZ - #sözümbeldenaşağı

Dünyada cinsellikle ilgili çok büyük tabular var. Özellikle kadınların cinsellikle arasında duvar oluşturan bu tabuları kırmak için kendimizi tanımamız gerekiyor. Cinselliğimizi ve bedenimizi beraber tanıyabilmek amacıyla hazırladığım bu yazıyı umarım faydalı bulursun.



Cinsel haz, sadece erkeklere verilmiş bir hediye olarak görülebiliyor. Bu konu, bizim kültürümüzde de dünyanın pek çok kültüründe de benzer bir algıya sahip. Ancak, bu doğru bir düşünce şekli değildir. Cinsel haz hem kadında hem de erkekte olan, fizyolojik ve psikolojik olarak ulaşılan ve kişiye zevk veren bir durumdur. Ancak kültürlerin, dinlerin, inançların ve farklı tabuların oluşmasıyla birlikte cinsellik terimi, gerçek anlamından uzaklaşmıştır. Zaman içerisinde cinsellik; yalnızca erkeklere verilmiş, kadınların çok fazla haz almadan da yaşayıp idare edeceği bir eylem olarak düşünülen bir konu haline gelmiştir. Ancak, bu düşünce de doğru değildir. Bazen kadınlar, erkeklere olan sevgilerini gösterme amacıyla da cinsel hayatı deneyimleyebiliyorlar. Kendileri her ne kadar bu cinselliği yaşamak istemeseler bile… Sanki bu düşüncenin altında kadınların haz almaya ihtiyacı yokmuş gibi bir algı var. Haz almak, en güzel şekilde kendi vücudunu tanımak ve tecrübe etmek kadınların da hakkıdır. Hem de karşındaki insanla -eğer istersen- rızan ve isteğinle birlikte, cinsellik yaşayarak tatminiyet sağlayabilirsin. Ancak, biz kendimizi bir yana koyup, ne istediğimizi hiç düşünmeyebiliyoruz. Sadece karşımızdaki erkek veya partnerimiz odaklı bir cinselliği yaşamaya çalışabiliyoruz. Ve bunu yaparken, kendimizden de eksiltebiliyoruz. Eğer bir kişi senden cinsellik bekliyorsa, seninle beraber olmak istiyorsa, senin de her zaman o kişiye karşı hayır demek hakkındır. Aynı evde bulunuyor olman veya yatakta bulunman, o kişiyle cinsellik yaşayacağın anlamına gelmiyor. Hayır demek senin en büyük hakkın ve böyle bir özgürlüğün olduğunu lütfen kendine hatırlat. Bu konuyla ilgili çok fazla mesaj alıyorum, danışanlarımla da bu konuyu görebiliyorum. Bazen kadınlar, kendilerinin hayır deme hakkı yokmuş gibi, karşılarındaki ne isterse onları yapma zorunluluğunda hissedebiliyorlar. Böyle hissetmek zorunda değilsin.


Diğer yandan, bazı kadınlar mastürbasyon yaparsam kızlık zarım bozulur korkusuyla kendilerine dokunmuyor, kendilerini keşfetmiyorlar. Mastürbasyon yaptığın için bakireliğin bozulmaz. Bu noktada bakireliği tekrardan tanımlamamamız gerekiyor. Eğer sen kendi vücuduna dokunmazsan ve nelerin sana haz verip vermediği deneyimlenmezse, ileride zorluklarla karşılaşabilirsin. Evlilik çağına geldiğinde, daha önce hiç orgazm yaşamamış, hiç mastürbasyon yapmamış bir kadının birden seks tanrıçası haline gelmesi bekleniyor. Ve her açıdan erkeğini tatmin etmesini bekliyor. Aslında bunu beklememiz ne kadar sağlıklı ve mantıklı?

Bir insanın, bir kadının bakireliğinin bozulması demek, bir başka kişiyle ruhsal, cinsel ve bedensel bir bütünlük yaşaması, birbirine şefkatli, yoğun ve sevginin en üst düzeyde yaşanması demektir. Bir kişinin bakireliğinin bozulması, o kişinin sadece cinsel birleşimden daha fazlasını yaşaması demektir. Ve dolayısıyla, bu konuya bütün olarak bakmamız gerekmektedir. Sadece kızlık zarına bakılarak bir insanın bekaretinin bozulup bozulmadığını anlamak mümkün değildir.


Genel bir açıdan bakarsak, sadece partnerini mutlu etmek için kendi bedenini bir başkasına hissettirmen ve sunman gerekmiyor. Aslında, pek çok kadın cinsel organlarından da utanıyor. Mesela evlilik öncesi cinsellik çok büyük bir tabu olarak görülüyor. Kadınlar evlilikle birlikte bir cinsellik yaşamaya başladıklarında, erkeğin kendilerine o hazı vermelerinden bile çekinebiliyor. Kadın kendi tatminiyetine hiç önem vermeden senelerini geçirebiliyor. Bazı kadınlar ise hayat boyunca hiç orgazm hazzı deneyimlememiş bile olabiliyor. Dolayısıyla, Doğan Cüceloğlu’nun da dediği gibi; “Bir toplumun daha ileri gidebilmesi için, o toplumun bireylerinin bilinçli olması gerekmektedir.” Bilinçli olmak ise, her türlü konuda bilinçlenmek demektir. Ben de bu gibi konularda bilinç getirmeye çalışıyorum. Her şeyden önce, kadınları bu gibi konularda bilinçlendirmeliyiz. Böylelikle, kadınlar çok daha mutlu evlilikler ve çok daha sağlıklı ilişkiler kuracaktır. Bununla birlikte, kendilerinden çok daha emin ve özgüvenli bireyler olacaktır. Aynı şekilde bunları ileride çocuklarına da yansıtacaktır. Kişiler de bilinçlendiği zaman şiddet, istenmeyen gebelikler, hastalıklar ve zorbalıklar vb. konular çok daha azalacaktır. Umuyorum ki videolarımı ve blog yazılarımı da çevrende ihtiyacı olan kişilerle paylaşıyorsundur. Eğer benden bu konularla ilgili online terapi almak istersen lütfen hiç çekinme. Samimi bir şekilde konuşarak, pek çok şeyi aşabiliriz.


Kendine çok iyi bak! Görüşmek üzere. Hoşça kal.

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page